Gündemdeki son gelişmelere göre;
Hyundai Ülkemiz Genel Müdürü Murat Berkel: “Önümüzdeki dönemde elektrikli araçlara olan ilginin daha da artacağına inanıyoruz. Ülkemiz bu dönüşümde Avrupa’nın en kritik merkezlerinden biri olacak”
“Avrupa ile kıyasladığımızda araç başına düşen şarj noktası açısından oldukça iyi durumdayız. Hem şehir içi kullanımda hem de uzun yolculuklarda şarj istasyonları erişilebilir hale geldi”
Hyundai Ülkemiz Genel Müdürü Murat Berkel, 2026’da IONIQ 3 modelini Ülkemiz’de üreteceklerini belirterek, “Hyundai’nin Avrupa’da ilk kez Ülkemiz’de üreteceği elektrikli araç olacak. Böylece Hyundai, Ülkemiz’de elektrikli araç üreten ikinci marka, yabancı otomotiv üreticileri arasında ise birinci olacak.” aktardı.
Berkel, otomobil üreticileri, teknoloji şirketleri, startuplar ve sürdürülebilir ulaşım alanındaki öncüleri bir araya getiren IAA Mobility 2025’te sektöre ilişkin değerlendirmelerde bulunurken, markanın çalışmalarına ilişkin bilgi verdi.
Küresel otomotiv pazarında elektrikli araç satışlarının ilk 8 ayda 10,5 milyonu aştığını ve toplam pazar payının yüzde 18’e ulaştığını dile getiren Berkel, “Günümüzde dünyada 500’den fazla elektrikli model var. 2030’a kadar bu sayının 1000’i geçmesi öngörülüyor. Elektrikli araçlarda global ölçekte yükseliş trendi oldukça net.” aktardı.
Berkel, Avrupa’da elektrikli araç satışlarının 1,2 milyon adedi geride bıraktığını, Ülkemiz’de de rekor büyümenin devam ettiğini vurguladı.
– “Ülkemiz Avrupa’nın 4. dev pazarı oldu”
Ülkemiz’de elektrikli araç satışlarının 5 sene evvel yüzde 1 seviyesinde olduğunu, günümüzde ise yüzde 15’e ulaştığını belirten Berkel, bu oranın 2030’a kadar yüzde 30’un üzerine çıkmasının beklendiğini belirtti.
Berkel, Ülkemiz pazarında oldukça hızlı, eksponansiyel bir yükseliş olduğunu dile getirerek, ülkenin Avrupa’daki elektrikli araç satış sıralamasında dördüncü olarak konumlandığını ifade etti.
Yabancı markalar arasında Ülkemiz’de henüz başka bir markanın elektrikli araç üretimi olmadığını fakat Hyundai’nin 2026 itibarıyla kritik bir adım atacağını vurgulayan Berkel, şunları kaydetti:
“Biz önümüzdeki yıldan itibaren IONIQ 3 modelimizin üretimine başlayacağız. Hyundai’nin Avrupa’da ilk kez Ülkemiz’de üreteceği elektrikli araç olacak. Bu aynı zamanda Ülkemiz’den Avrupa’ya ihraç edilecek TOGG’dan ardından ilk elektrikli araç olacak. Böylece Hyundai, Ülkemiz’de elektrikli araç üreten ikinci marka, yabancı otomotiv üreticileri arasında ise birinci olacak. İzmit fabrikasında üretilecek modelin öncelikli pazarları İngiltere, Almanya ve Fransa olacak.”
Berkel, Hyundai fabrikasında yıllık 245 bin adetlik üretim kapasitesine sahip olduklarını belirterek, halihazırda i10, i20 ve Bayon modellerinin üretimlerinin sürdüğünü, 2027’de de i20 ve Bayon modellerinin tamamen yenilenmiş tasarımlarıyla beraber hibrit versiyonlarının da devreye alınacağını kaydetti.
Ülkemiz’de 2026’da üretilmeye başlanacak IONIQ 3 modelinin Electric Global Modular Platform (E-GMP) üzerinde geliştirileceğini dile getiren Berkel, bu platformun Ülkemiz’ye gelmesinin ülke otomotiv sanayisi açısından bir dönüm noktası olduğuna işaret etti.
Berkel, E-GMP sayesinde A segmentinden E segmentine kadar birçok elektrikli modelin aynı altyapı üzerinde üretilebileceği bilgisini paylaşarak, “Ülkemiz’ye bu teknolojiyi getiren ilk yabancı üretici Hyundai olacak.” aktardı.
– “Şarj altyapısı Avrupa ile yarışıyor”
Ülkemiz’de elektrikli araçlara yönelik en dev tereddütlerden birinin şarj altyapısı olduğunu dile getiren Berkel, bu algının hızla değiştiğini belirtti.
Berkel, Ülkemiz’de şu an 30 binden fazla şarj noktası olduğunu vurgulayarak, “Geçen yıla göre yüzde 50 yükseliş oldu. Avrupa ile kıyasladığımızda araç başına düşen şarj noktası açısından oldukça iyi durumdayız. Hem şehir içi kullanımda hem de uzun yolculuklarda şarj istasyonları erişilebilir hale geldi.” diye konuştu.
Elektrikli araçların ikinci el değerine yönelik kaygıların da azaldığını belirten Berkel, artık bayilerin ikinci elde elektrikli araçları gönül rahatlığıyla alıp sattığını, ikinci el piyasası oluştuğunu ve değer kaybı korkusunun bittiğini vurguladı.
Berkel, Ülkemiz’de elektrikli araç parkının 200 bin adedi geçtiğini, 2030’da ise bu sayının 1 milyona ulaşmasının öngörüldüğünü ifade ederek, bu hedef adına şarj noktalarının da 100 bine yaklaşmasının beklendiğini belirtti.
– “Algı kırıldı, elektrikli araçlara ilgi artacak”
Ülkemiz’de tüketicilerin elektrikli araçlara karşı ön yargılarının hızla azaldığını, şarj, menzil ve ikinci el değerine dair kaygıların artık gündemden düştüğünü anlatan Berkel, şunları kaydetti:
“O geçmiş algı sona erdi. ‘Artık insanlar elektrikli araç alırsam yolda kalır mıyım, satabilir miyim?’ diye endişe etmiyor. Bir kez kullanan konforunu, ekonomisini ve çevreci yönünü gördükçe içten yanmalı motora dönmek istemiyor. Elektrikli araç kullanım maliyetlerine bakılınca, ev tipi şarjda 450 liraya dolan bir bataryayla 600 kilometre yol yapılabiliyor. Bu rakam içten yanmalı araçlarla kıyaslandığında dev avantaj sağlıyor.”
Berkel, Ülkemiz’de bayi ve servis ağlarının ülke genelinde güçlü şekilde yayılmış olmasının da tüketici güvenini artırdığını belirtti.
Hem globalde hem de Ülkemiz’de elektrikli araçların hızla büyüyen bir pazar olduğunu vurgulayan Berkel, “Önümüzdeki dönemde elektrikli araçlara olan ilginin daha da artacağına inanıyoruz. Ülkemiz bu dönüşümde Avrupa’nın en kritik merkezlerinden biri olacak.” görüşlerini kaydetti.
– “2030’a kadar globale 90 milyar dolarlık yatırım yapmayı planlıyoruz”
Hyundai Motor Grubu’nun 2030’a kadar globale 90 milyar dolarlık yatırım yapmayı planladığını aktaran Berkel, bu kapsamda 21 tam elektrikli, 13 hibrit modelin satışa sunulacağını ifade etti.
Berkel, Ülkemiz’nin bu strateji içinde kritik bir merkez olacağının altını çizerek, “Hyundai globalde büyürken biz de Ülkemiz’de paralel şekilde büyüyeceğiz. 2030’a kadar Ülkemiz’de 90 bin adetlik satış hedefimiz var. Bunun kritik kısmını elektrikli araçlar oluşturacak.” diye konuştu.