Nefes Kredisi KOBİ’lere doping etkisi yapacaktır

Afyon Firma Rehberi olarak edindiğimiz bilgilere göre;

Nefes Kredisi KOBİ’lere doping etkisi yapacaktır

Ufak ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Başkanı Nurettin Özgenç; Başbakan Binali Yıldırım’ın  günümüzde İzmir’de KOBİ’lere kredi desteği programında “KOBİ’ler adına verdiğimiz “Nefes Kredisi”nin hacmini 7,5 milyar liraya çıkarıyoruz.” Ve “Ülkemiz’de kredi dönüşündeki sıkıntı yüzde 2,9; burada binde bir. Yani hiç batak yok. Sağlam para çünkü KOBİ’ler sağlam. KOBİ’ler sözüne sadık işletmelerdir.” Açıklamasını KOBİ’lere müjde olarak kabul ediyor ve memnuniyetle karşılıyoruz.

Zira Başbakan Yıldırım’ın bu ifadesi KOBİ’lerin borcuna ne kadar sadık olduğunun göstergesidir. Çünkü esnaf ve KOBİ’lerin borcuna sadık, işini ve aşını düşünüp hayali işler ile ilgisi, ilişkisi olmadığı benzeri bu özellikleriyle de piyasaların canlı tutulduğu her dönemlerde reel ekonomiye katkı sağladıkları bilinen bir gerçektir.

Son yıllarda toplam kredilerden aldıkları pay yüzde 5’lerden yüzde 30’lara yaklaşırken, KOBİ’lerin borçlarına sadık olmaları sebebiyle bankacılık sektörüne olumsuz yük getirmediği benzeri, kredi hacimlerinin büyümesine de katkıda bulundukları biliniyor.

Bazı bankalar üretici yerine tüketiciyi tercih ediyor

Başbakanımızın ifadesiyle istihdamın da üretimin de yükü KOBİ’lerin üzerinde. Yatırımların yarısından fazlasını KOBİ’ler yapıyor. Dolayısıyla Ülkemiz’de faaliyette bulunan işletmelerin yüzde 99.6’sını KOBİ’lerin oluşturduğu bir gerçektir. Bu düşünceden hareket ile KOBİ’lerimizin vizyonunu genişletmek adına devlet desteğinin yanında bankacılık sektörünün desteği olmazsa olmazdır.

15 Temmuz darbe girişimi sonrası Ülkemiz ekonomisi zarar gördü

Hain darbe girişiminin ekonomiye faturası oldukça ağır oldu. İşsizlik ve enflasyon rekor seviyelere çıkarken sıkıntılı sürecin etkisiyle dolar kuru 4 TL’ye yaklaştı. Ayrıca 15 Temmuz darbe girişimi sebebiyle verilen zararların ve finans dünyası üzerine moral bozucu sözlerin neticesinde oldukça daha üst seviyelerde olması gereken ülkemiz maalesef bu engellemeler yüzünden istenilen refah düzeyine çıkamamıştır. Hükümet ekonomiyi canlandırmak adına kredi musluklarını açarak bu sorunu aşmaya çalıyor.

KOSGEB ve KGF’nin mali imkanları artırılmalı

Ülkemiz adına oldukça önem arz eden ufak ve orta büyüklükteki işletmeler (KOBİ)’in kalkındırılması noktasında gerçekleştirilen çalışmaların varlığını hep birlikte görüyoruz. İstihdamının yüzde 70’inin karşılayan KOBİ’lere kriz ve kriz sonrası dönemlerde KOSGEB ve KGF destekleri piyasalara bir hareket sağlamıştır. Fakat yeterli olmamıştır. Çünkü, 3 milyon 400 bin KOBİ’nin bulunduğu ülkemizde istikrarlı olarak verilemeyen destekler maalesef kafi gelmemektedir.

Özel sektör bankaları, sözde değil, özde KOBİ bankacılığı yapmalı

Başbakan Binali Yıldırım’ın da vurgu yaptığı benzeri gelişmiş ülkelere bakıldığında  KOBİ’lerin toplam kredilerden aldığı pay  bizim ülkemizdekilerin neredeyse 3 katı büyüklüğündedir. Burada özel sektör bankacılığına da dev iş düşmektedir öyle KOBİ bankacılığı yapıyoruz diye söylenen söylemleri uygulamada da görmeliyiz.

Herkes hakkını almalı ama…

Başbakan Binali Yıldırım’ın “Ufak ve orta ölçekli işletmeler adına ne yapsak azdır. Fazlasıyla hak ediyorlar.” Ve “Kobi’lerin sesi fazla çıkmıyor” sözü bankalar kadar basında da yankı bulmalı. Esnaf ve KOBİ’ler sorunlarını dile getirmek adına eylem yapmadıklarından dolayı sesleri pek duyulmuyor.  Ülkemizde ne söylendiği değil, kimin söylediği kritik olduğundan KOBİ temsilcileri yeterince seslerini duyuramamaktadırlar.